www.esrefziyafan.com
1- Eşref ziya terzi kimdir? Eşref Ziya Bayburt’un hadırak köyünden.uzun yıllar müzikle uğraşan İlahiyat mezunu bir sanatçı. (Eşref ziyanın sitesinde biyografisinde yazan metin çok hoştu. Onu da koymak istedik.) Müzik dünyaya düşünerek bakanların başka dünyalara geçmesini kolaylaştıran erdemli bir üst geçit….. Düşünen sesler.. Düşündüren sözler, Akılla aynı masaya oturan özgün notalar.. Ruhun kostümü, Müzik Bir bakışta içini okuduğu birkaç iyi kitap… En sevdiği noktalama işareti virgül çünkü dünyaya düşen nokta, toprağa yerleşen bir virgül olduğunu düşündü. Hayat ve hayat arasında müziği özgün bir üst geçit olarak kullandı halbuki o sıralarda herkesin yaptığı gibi kalabalık arasına yaya olarak katılabilirdi fakat müzik, sessizliğin de bir ses olduğunu düşünen insanların arasından geçiyordu onun için.. Sevmediği izm: “Popilizm” Yapay güçlerin gösterdiği okları takip eden bir “izm” vardı ona göre.. Popülizm, sanatı dibe çökmüş toplumların bir yanılgısıdır, sanatçı yanılgıya düşmeyen bir gerçekse, popülizm sanatçıya sadece uzaktan bakan bir düşünce içeriği olarak kalmalıdır… Sevdiği ses: İki elin arasında düşünen akıllıca alkışlar.. Boş boş atılan alkış boş söylenceler halindedir onun için.. Alkış sanatçının topluma öğrettiği doğal bir enstrüman. Kimisi üfler kimisi kullanmak istemez ama sanatçının istediği, anlam düşünce hoşlanma arasında bocalamayan bir ses olarak kalması.. Kaynak;
2- Hemen filmi sormak istiyorum. Eşref Ziya Terzi’yi yıllarca sahnelerde gördük.Ancak film projesinde hiç görmedik. Nerden çıktı bu proje? Uzun zamandır böyle bir proje kafamızda vardı. Sağımıza solumuza baktık. Bu projeyi kim yapabilir diye. En sonunda da bizden başka konum olarak yapacak kimse bulamadık. Biz hep başkalarının bizden daha iyi yapacaklarını düşünürdük. Oysaki sizin imkanınız neyse onların imkanı da o oluyor. Zaten herkes bizden daha iyileri var diye belli şeylere soyunmadılar. Açıkçası bizde aynı fikirde olduğumuzdan pek bir şeyler yapmayı düşünmüyorduk. Sonra arkamıza dönüp baktığımızda gördük ki bu işi konum olarak bizden daha iyi yapacak kimse yok ve böylece bu filmi yapmaya karar verdik. 3- Sinema, Yapımcılar için tam bir cesaret işi. Film yapmak zor ve maliyetli bir iş. Bildiğimiz kadarıyla da bu filmin bütçesi 1 milyon doları bulmuş. Buda ciddi bir rakam bunu hangi yapımcı size sağladı ve bu bir risk değil mi? Evet bu bir riskti. Bütçesi de 1 milyon doları buldu. Bu maliyeti ise biz yani Marmara prodüksiyon tamamen kendi öz kaynaklarımızdan temin ettik. Zaten bende kişilik olarak da risk almayı seven bir yapıya sahibim. Üniversiteyi bitirdikten sonra bile hiçbir zaman memuriyeti düşünmedim. Memuriyetim yandı ama ben ticarete atıldım. Marmara Fm’i kurduk. Ve bu işte sebat ettim. Bugünlere gelmem de bunun sonuncunda oldu. Çünkü belli riskleri göz önünde bulundurmazsanız belli yerlere gelemiyorsunuz. 4- Senaryo ve öykü Ömer Lütfü Mete’ye mi ait? Hayır. Öykü bize aitti. Senaryolaştırmayı Ömer Lütfü Mete yaptı. 5- Eşref Ziya Terzi’yi yıllarca sahnelerde gördük. Sinema alanında sanırım ilk denemeniz. Bu sizi tedirgin etmedi mi? İşin aslı benden başka herkes tedirgin oldu. Ama benim kendime güvenim tamdı. Daha önce oyunculuk tecrübem yoktu. Bu film için oyuncu koçum vardı.
6- Gelelim filmin öyküsüne. Hikayede ne anlatmak istediniz? İmam hatipli birinin başından geçen olayların anlatıldığı bir film. Hikayesi de şöyle; Ana karakterimiz olan Ermenin okuduğu okuldan dolayı çevresinin çeşitli baskılarına dayanamamış ve kimliğini gizleme ihtiyacı hissetmiş. Yıllar sonra ise başarılı bir iş adamıyken arkadaşının ortaya çıkmasından sonra tekrar kaçtığı yaşantısıyla yüzleşmesi anlatılıyor. İnanıyorum ki bu filmde ve hikayede bu şekilde yaşayan veya karşılaşan bir çok kişi kendinden bir şeyler bulacak. 7- Bu film marjinal bir film mi oldu ? Hikaye sadece halkın sadece bir kesimine mi hitap ediyor ? Marjinal bir film olmadı. Herkes kendinden bir şeyler bulacak. Film İmam hatipli birinin başından geçenler anlatılıyor ama daha önce İslami film diye çevrilen filmler gibi ideolojik ve siyasi bir içeriği yok. Bu film tamamen sanatsal içerikli ve herkesin ailesiyle rahatlıkla izleyebileceği ve kendinden bir şeyler bulacağı bir film oldu. 8- Duyduğumuz kadarıyla Sinan Çetin bu proje ile ilgilenmiş Böyle bir şey var mı? Biz projeyi hazırladığımızda yönetmen seçmek için Sinan beyden öneri almaya gittik. O da projeyi okudu ve beğendi. Kendi çekmek istedi. Altı yedi toplantı yaptık.Fakat senaryo üzerinde değişiklik teklif edince anlaşamadık. Sonra da yönetmen olarak İsmail Güneş beyle anlaştık. 9- Filmin Büyük bir kısmı Malatya Darende de çekildi. Neden Darende ? Zaten bildiğimiz bir yerdi. Ve çok güzel bir görüntü veren bir köydü.
10- Reklam çalışmalarınız nasıl gidiyor ? Film ne zaman vizyona girecek ? Önceden Türk filmleri yayınlanacak sinema bulamazdı. Şuan ki durum nedir ? Biz özen filmle anlaştık. Daha filmin reklamı bile yapılmadan 80 sinema bizden filmi talep etti. Bizde 90 kopya ile vizyona gireceğiz. 11- Bundan sonra başka film projeleriniz var mı? Sinema maliyetli bir iş. Yatırdığınızı alacaksınız ki devamı gelsin. Bizim filmimizde öncü bir film oldu. Eğer filmimiz tutarsa bu alana yatırım yapmak isteyen çok yapımcı olacaktır. Onları cesaretlendirmek açısından da bu proje çok önemli. Ama eğer tutmazsa firma olarak uzun bir süre film projelerimizi askıya alacağız. Başka projelerimizde var.Hepsi bu filme bağlı 12- O zaman umarız bu film beklenen ilgiye ulaşır ve devamı gelir. Belki de The İmam 2 yi de çekersiniz. (Gülüşmeler) Tabi bizimde beklentimiz bu yönde zaten The İmam da öyküyü bitirmedik. Devamı çekilebilir de. 13- Son olarak Tiyatro.net ziyaretçilerine ne söylemek istersiniz.? Her şeyden önce Ailelerini alsınlar ve filmi izlemeye gelsinler. İlginizden dolayı da size ve ziyaretçilerinize teşekkür ederim. 14- Bize bu yoğunluğunuza rağmen zaman ayırdığınız ve sorularımıza içten cevap verdiğiniz için teşekkür eder çalışmalarınızda başarılar dileriz. Asıl ben teşekkür ederim. Tiyatro.net i takip edeceğim. Size de yayın hayatınız da başarılar dilerim. Sıcak karşılamadan sonra sıcak bir uğurlamayla giderken ,Türk sineması açısından da bu filmin inşallah beklenilen hedefe ulaşılır temennisinde bulunduk.Çünkü Yabancı Filmler karşısında tutunabilmesi için Türk sinemasının bu çeşitliliğe ve rekabete ihtiyacı var. tiyatro netteki röpartajı Osman Yigitoglu - 07.10.2005
 

Kural : Msn almak vermek - Reklam Yapmak - dagitmak - nick ile msn si ayni olup msnmi ekle demek - kufur etmek -saygisizca
davranmak ve bayanlara cok ozel sorular sormak yasak
NOT:RADYOYA GİRİŞ YAPABİLMEK İÇİN LÜTFEN 1 VEYA 2 DAKİKA BEKLEYİN ACTİVE DENETİMİ(activex software 1 MAL 1 flastcast) YÜKLEYİN OTOMATİK OALRAK CIKACAKTIR..
 
Bugün 4 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol